Aklı Aşağılıyoruz!?

Müslüman alemi açlık-kıtlık, savaş-terör kaynaklarının işlenememesi gibi pek çok sorunla mücadele etmektedir.

Bilimin, sanatın, kültürün ikinci planda olduğu; temel konuların bile zar zor konuşulduğu bir ortamdayız.

Savaş ve terörden eğitime, açlık ve kıtlıktan sanayiye vakit ayıramıyoruz. Oysaki Müslümanlar en zengin coğrafyalarda yaşamaktalar.

Aklımızı kullanmıyoruz, akıl ile inancı, inanç ile aklı birbirine karıştırıyoruz. Aklı aşağılıyoruz, görmezden geliyoruz. Oysa sorunlarımıza ancak akıl patlatarak çareler bulabiliriz.

Ecdadımız tarihte eşi benzeri görülmemiş zaferlere imza atmıştır. Müslümanlar modern bilimin de istifade ettiği bilimsel bilgileri insanlığa armağan etmiştir.

Ne değişti? Köklü bir mirasın şanlı evlatları neden mazlum, neden öksüz kaldı?..

Batı toplumu ile daha evvel aynı kaderi paylaşıyorduk. Ekonomimiz tarıma dayanıyordu, Sonraları Batı 'sanayi' dedi ve yollarını ayırdı. Emperyal hareketler başlattı,  teknolojiyi yani aklı kullandı.

Yeniden güçlü bir millet, güçlü bir medeniyet için genç kalındığını sanmıyorum ama gelişmek için zihniyet dönüşümü de şart.

Gelişim kalkınma, bilimle olur. Bilim de ancak özgür ortamlarda üretilir. Maddi kaynaklar bilim için seferber edilmeli, bilimsel gelişmeler ve gerçekler karşısında hurafeler savunulmamalıdır. İnsanın değeri artmalı, seviyeli tartışma ortamları meydana gelmeli, fikre saygı düstur haline getirilmelidir.